Tag Archives: bile

Dosta doğru

İçimde uzayan her yol Çıkar gider dosta doğru menekşe, nergis. ıtır, gül kokar gider dosta doğru zamanım yoğrulur gamla birleşir sabah akşamla ilık kanım damla damla akar gider dosta doğru gel bende gör, sen gel beni durduramaz engel beni görmediğim bir el beni Çeker gider dosta doğru beynim fırın, bağrım tandır yanarım hayli zamandır sevgim… Read More »

Ayıp

kara gözlüm bu ayrılık yetişir, İki gözüm pınar oldu gel gayrı. elim değse akan sular tutuşur İçim dışım yanar oldu gel gayrı. ayların sırtında yıllar taşındı, sanma ki garibi eller düşündü. bebekler evlendi,yollar aşındı kozalaklar çınar oldu gel gayrı. hesap et sen,gurbet ile otuz ay tutuldu kolay mı dile? hapisler,sürgünler,esirler bile sılasına döner oldu gel… Read More »

Bu Kent Öldürüldü Diyorlar

bu kent öldürüldü diyorlar kurşuna dizildi bir geceyarısı hayaletler geziniyormuş şimdi sokak aralarında ve caddelerde baykuş tüneği olmmuş alanlar ve yarasalar uçuşuyormuş silah ve esrar kaçakçıları altın çağını yaşarlarken artıyormuş bir yandan da kumarhaneler, meyhaneler borsa oyunları, hileli iflaslar birbirini kovalayıp dururken nasıl çıkmışsa pek bilinmiyor yaygınmış şimdilerde rus ruleti İntiharların sayısı bilinmiyor çoğalıp duruyormuş… Read More »

Hala Koynumda Resmin

sımsıcak konuşurdun konuşunca ırmak gibi, rüzgar gibi konuşurdun yayla kokuşlu çiçekler açardı sanki çiğdemler güller mor menevşeler açardı sımsıcak konuşurdun konuşunca hala koynumda resmin dağları anlatırdın ve dostluğu bir ceylan gibi sekerdi kelimeler sesini duymasam çölleşirdi dünya dağlar yarılır ırmaklar kururdu bulutlar çökerdi yüreğime hala koynumda resmin gün akşam olur elinde kitaplar ve bir demet… Read More »

Soluk Soluğa

büyük aşklar yolculuklarla başlar ve serüvenciler düşer bu yollara ancak onlar ki dünyanın son umudu soyları tükenen birer çılgındırlar ne bir adresleri vardı onların yeryüzünde ne de aşktan başka bir sığınakları ama yaşarlar dünyanın dört bir yayında Ölümle alay ederler sanki nerede beklenirse oradaydılar bir kez bile gecikmediler ömür boyu neydi onları ordan oraya savurup… Read More »

Yak Sevdanın Çırasını

ne hüzünler kurtarır seni ne çeyiz sandığının ceviz gölgesi ve ne de acının ses duvarındaki yorgun ve bıkkın bekleyişler acılar karartmışsa bile günlerin duvağını düşürmüşse de ilkyazın tomurcuklarını fırtınalar hayat kendini yeniden yaratan bir bahardır verecektir en olgun meyvelerini mutlaka yeter ki hüzünler sarartmasın yüzünü yak sevdanın çırasını türkülerle barajını yıkan bir ırmak gibi katıl… Read More »