Tag Archives: gibi

Herhangi Bir Aşka Dair

herhangi bir kızınkinden ayrı değildi öyküsü hayatına ülkesini ekleyip yaşamaktan başka usulca eğerek başını yürürken nedense hep birbirine dolaşır gibi olurdu ayakları bir fotoğraf ve yeni koparılmış bir çiçekti ilk mektubuna eklediği kelimelerse büsbütün yangın durup durup iç çekişleri sessizliği, dalgınlığı acıyla bakışı yollara aşkı öğrenişindendi Çiçekli bir dal gibi uzandı sevdiğine ve yalnızca ayrılıklar… Read More »

Hala Koynumda Resmin

sımsıcak konuşurdun konuşunca ırmak gibi, rüzgar gibi konuşurdun yayla kokuşlu çiçekler açardı sanki çiğdemler güller mor menevşeler açardı sımsıcak konuşurdun konuşunca hala koynumda resmin dağları anlatırdın ve dostluğu bir ceylan gibi sekerdi kelimeler sesini duymasam çölleşirdi dünya dağlar yarılır ırmaklar kururdu bulutlar çökerdi yüreğime hala koynumda resmin gün akşam olur elinde kitaplar ve bir demet… Read More »

Bir Hüzün Mevsiminden Çıkarken Kalbim

ayrılıkların puslu aynasındadır bekleyişlerin solgun yüzübekleyişler ki demlenişidir sabrındamıtır sessizliği ve üzüncü damıtır gurbetin kavruk memesindenve emzirirhasretin yanık yüzlü çoçuğunu sen ey sabrın ve üzüncün dervişi başını zamanın göğsüne koy ve dinle yalnızlığın iç çekişlerini yalnızlıklar ki suskun bir akşam üstüdür usulca örtülecektir gecenin sessiz tülünüve düşecektir ince bir rüzgarlahüznün harmaniyesi ey yenilgilerin bezgin kuşususkunun… Read More »

Su çürüdü

1 yetmiş iki gündür bir dolapta kilitliyim. yalnızca anahtardeliğinden hava giriyor ve ölü bir ışık sızıyor içeri. yalnızlık hiç de tanrısal değil, görkemli değil. o yalnızca geçmişle gelecek, ölümle yaşam arasında kocaman bir karanlık nokta. geçmişi ve geleceği olmayan, ölümle yaşam arasında irinli bir leke yalnızlık denilen. Şimdi ne varsa, anahtar deliğinden sızan havayla ışıkta…… Read More »

Savrulan külleri ömrümüzün

bir kızın kocaman gözlerinde gördüm bulutların dağlara sessizce çöküşünü Çocuksu susuşları gördüm, kırılan sevinci ve kalbimi puslu yamaçlardaki pusulara saldım çobanlar çoktan inmişlerdi ovaya bense yapayalnız bir ağaçtım doruklarda harelenen sularda bir yanık kokusu ve uzun boyunlu bir kızın gülümseyişi işık zamana bağlı zamansa onun kocaman gözleridir artık anladım tarih de yazılmaz bir aşkın sayfalarına… Read More »

Gitmek

bu vadideki karanlığı ve büyük soğuğu düşün b. brecht gitmek. bir hançeri inceltip okyanusa daldırmak isteği ya da düşebilmek atlasların dışına ki ey kalbim yalnızsın bu yolculukta da gitmek. o kaos duygusu, aklın sarsıntılarla yorgun düşüşü bilincin kamaşması belki de. rehin bırakılacak bir şey yok unuttuklarından başka. gitmek. bir büyü gibi saran ağrılar yumağı, kışkırtılmış… Read More »