bizi kandiran o sarkilar, o mavi gece
o sicakligi beyaz ellerin, o ilk bakis
sebepsizligin sebep oldugu sefak vakti
o cok sevmek gecelerde o caresiz aldanis.
uzayan saclar, alyinda avuclarimizin
iste o, insanin bir yerde, aska boyun egmesi
kirilmak, bolunmek, o hep butunlenmek
o cok sevmek, tenin bir baska tene degmesi.
yanmak mi o eski caglarda yanmak
kul olup savrulmak ruzgara karsi
ilk kesilmisligi magrur ellerimizin
o cok sevmek, kanimizin o ilk akisi.
iste pinarlar, testiler, irmaklar, cesmeler
kanli avuclarla icmek aski kanmadan
o kiyilarimizdaki denizin ilk coskunlugu
o cok sevmek buyutmek onu hep, orada o zaman
kazimak ulu agac govdelerine adimizi
yazmak her seyi bir bir kumlarin ustune
o her iskenceye mahkum olmuslugumuz
o cok sevmek, daha cok sevmek gunden gune.
oyle delicesine, oyle korkunc, oyle cilgin
o cok sevmek o yanardag, o ates, o yangin…