kelepçeler; âh o kelepçeleri taktigin ellerim
matemin hüzünlü ekseninde dönüyor ha bire.
kulaklarimda bir mâhkumun sessiz iniltileriyle,
yalinayak; bosluklarda ilerliyorum sensizlige.
nereye gider bu yolun sonu, nereye çikar?
bu gönül bu kesmekesten ne zaman bikar?
kelepçeler; bilinmez yollarin garip yoldasi
ve korkular; heyelan gibi gelmekte üzerime.
bir sona yaklasirken, bir sondan kaçisi,
temsile özenmekte ayriligin soguk haliyle.
kelepçeler; sanki bileklerimde izi kalmis.
yanaklarim hâlâ islak; lâkin gözlerim akmis.
hiçkiriklarin âh-ü figâni sarmis da olsa,
benimle gülen, benimle aglayan güller solmasa.
kelepçeler; titreyen ellerimde benimle tutsak.
bir ayriligin.. yikimin.. ve ihtimalin sahidi.
suskun dudaklara yazilan izdirabin kitabi.
sayet varsa, kavusmanin, sabahsiz gecesi